8- Efsun (Rukye)
(:-1414-:) Kureyb el-Kindi bildiriyor: Ali b. el-Hüseyin elimden tuttu
ve direğe doğru namaz kılan Kureyş'ten "İbn Ebi Hasme" adında yaşlı
bir adamın yanına gittik. Derken onun yanına oturduk. Ali'yi görünce (yüzünü)
ona doğru çevirdi. Ali, ona:
"Bize annenin efsun
konusunda naklettiği hadisi rivayet et!" dedi. O da şu karşılığı verdi:
Annem, Cahiliye döneminde efsun yapardı. islam gelince: "Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den izin almadıkça efsun yapmayacağım!" dedi.
Bunun üzerine Resulullah s.a.v.'in yanına gelip ondan (efsun yapma hususunda)
izin istedi. Resulullah s.a.v., anneme:
"İçerisinde şirk
(ihtiva eden anlam ve ifadeler) olmadığı müddetçe efsun yap!"
buyurdu"
- - -
İsnadı ceyyiddir. İbn
Hibban 7/631 (6060), Taberani, M. el-kebir 24/314-316 (790-796),
Hakim (4/56-58),
Ahmed, müsned (6/372), Ebu Davud, sünen (3887), İbn Ebi Şeybe, Musaımef 8/38
(3593), Tahavi (4/326) ve Beyhaki, sünen (9/349)
(:-1415-:) Ümmü Cemil binti'I-Mücellil anlatıyor: Ümmü Cemil, oğlu
Muhammed b.
Hatib'e hitaben şöyle
der:
Seni Habeşistan'dan
getirdim. Medine'de bir gece veya iki geceyi geçirince, senin için bir yemek
pişir(meye başla)dım. Derken odun bitti. Bunun üzerine odun aramak üzere dışarı
çıktım. (Ben yokken) tencereye uzanmışsın. Tencere, kolunun üzerine devrildi.
Seni Nebi s.a.v.'e götürdüm ve:
"Ey Allah'ın
Resulü! Bu, (oğlum) Muhammed b.Hatib. 0, senin kendi ismini taktığın ilk
kişidir!" dedim.
Bunun üzerine Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem, ağzındakini (üzerine) püskürttü, başını mesh etti
ve senin için dua edip:
"Ezhibi'l-be'se
rabbe'n-nasi, ve işfi ente'ş-şafl, la şifae ille şifauke, şifaen la yuğadiru
sekamen" (=İnsanların rabbi olan Allahım! (Ondan bu) sıkıntıyı gider. Şifa
ver. Sen şifa verensin. Senin şifa vermenden başka şifa verecek hiçbir kimse
yoktur. Hastalığı gideren bir şifa ver)" diye dua etti.
Bunun üzerine senin
Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yanından kaldırıp götürdüm. Elin /
kalun iyileşmişti.
- - -
İsnadı zayıftır. İbn
Hibban 4/274-275 (2966), Taberani, M. el-Kebir 19/241 (540), 24/363364
(902-903), Ahmed, müsned (3/418, 6/437), Hakim (4/62), Nesai Amelu'l-Yevm
ve'l-Leyle (187, 1025-1026) ve İbn Ebi Şeybe, Musannef 8/48 (3627)
(:-1416-:) Muhammed b. Hatib anlatıyor: Ellerime bir tencere(den sıcak
su) döküldü. Ellerimi haşladı. Bunun üzerine annem beni Resulullah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem'e götürdü. O'nun yanına vardık. Bu sırada Hz. Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem geniş bir alanda idi. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve
Sellem'in (beni okurken):
"Ezhibi'l-be'se
rabbe'n-nasi (=İnsanların rabbi olan Allahım! (Ondan bu) sıkıntıyı gider)"
buyurduğu ezberimde kaldı. Aklımda en çok kaldığı kadarıyla "Ente'ş-şaflla
şafiye ille ente (=Allahım! Sen, şifa verensin. Senden başka şifa veren hiç
kimse yoktur)" diye de söyledi.
- - -
İsnadı hasendir. İbn
Hibban 4/274 (2695), Taberam, M. el-kebir 19/240 (536), Ahmed, müsned (3/418,
4/259) ve Nesai Ame/u'l-Yevm ve'I-Leyle (1024)
(:-1417-:) Meymune'nin erkek kardeşinin oğlu Abdurrahman b. es-Saib
bildiriyor:
Meymune, bana (bir gün):
"Yeğenim! Sana,
Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in (öğrettiği) efsun ile efsun yapayım
mı?" diye sordu. Ben de: "Olur (yap)!" dedim. O da:
"Bismillahi erkike
vallahu yeşfike min kulli dain fike. Ezhibi'l-be'se rabbe'n-nasi. İşfı
ente'ş-şafl, la şafiye ille ente (=Allah'ın adıyla sana efsun yapıyorum. Allah
sana içinde bulunduğun her türlü sıkıntıdan / hastalıktan dolayı şifa versin.
İnsanların rabbi olan Allahım! (Ondan bu) sıkıntıyı gider. Allahım! Sen, şifa
verensin. Senden başka şifa veren hiç kimse yoktur)" dedi.
- - -
İsnadı ceyyiddir. İbn
Hibban 7/632 (6063), Nesai Amelu'l-Yevm ve'I-Leyle (1021), Ahmed, müsned
(6/332) ve Taberani, M. el-kebir 23/438 (1061)
(:-1418-:) Sabit b. Kays b. eş-Şemmas bildiriyor: Resulullah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem, (bir gün hasta durumda olan) Sabit b. Kays'ın yanına girdi
ve: "İnsanların rabbi olan Allahım! Sabit b. Kays b. eş-Şemmas'tan (bu)
sıkıntıyı gider!" buyurdu.
Sonra da (Medine'deki üç
vadiden biri olan) Buthan (vadisin)den bir parça toprak aldı ve onu, içerisinde
su olan bir bardağa koydu. Toprakla karışık olan bu suyu, (okuyup üfleyerek)
Sabit b. Kays'ın üzerine döktü.
- - -
İsnadı ceyyiddir. İbn
Hibban 7/623 (6037), Ebu Davud, sünen (3885), Ya'kub el-Fesevi (1/322 - 323),
Nesai Amelu'l-Yevm ve'I-Leyle (1017, 1018, 1040, 1041)
(:-1419-:) Hz. Aişe bildiriyor: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem,
(bir gün) Aişe'nin yanına girdi. Bu sırada bir kadın, Aişe'yi tedavi ediyordu
veya ona okuma tedavisi (rukyejefsun) yapıyordu. Bunun üzerine Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
"Aişe'yi, Allah'ın
Kİtab'ıyla tedavi et!" buyurdu.
- - -
İsnadı sahihtir. İbn
Hibban 7/632-633 (6066), Malik (11) ve İbn Ebi Şeybe, Musannef 8/50 (3633)
(:-1420-:) Ubade b. es-Samit bildiriyor: Resulullah Sallallahu Aleyhi
ve Sellem rahatsız olduğu sırada O'na Cebrail okuma tedavisi (efsun) yapıp:
"Allah'ın adıyla,
sana eziyet veren her türlü hastalığa, haset ettiğinde her hasetçiye, her türlü
göz değmesi ve zehire karşı sana okuma tedavisi (efsun) yapıyorum. Allah sana
şifa verecektir!" dedi.
- - -
İsnadı hasendir. İbn
Hibban 2/152 (949), İbn Ebi Şeybe, Musannef 8/47 (3624), Ahmed, müsned (5/323),
Zehebl'nin sıhhat onayı ile Hakim (4/412), İbn Mace, sünen (3527) ve Nesai
Amelu'l-Yevm ve'I-Leyle (1004)
(:-1421-:) Hz. Aişe der ki: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem,
yılan ve akrebe karşı rukye / efsun yapmaya izin verdi.
- - -
İsnadı sahilitir. İbn
Hibban 7/633-634 (6069), İbn Mace, sünen (3517) ve Tayalisi müsned 1/346 (1768)
Derim ki: Bu hadis,
sahih'te akrep ifadesi olmaksızın geçmektedir.
(:-1422-:) Talk b. Ali der ki: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem
zamanında beni bir akrep sokmuştu. Bunun üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi
ve Sellem, bana efsun yaptı ve akrebin soktuğu yeri (eliyle) sıvazladı.
- - -
İbn Hibban 7/631
(6061) ve Zehebi'nin sıhhat onayı ile Hakim (4/416)
(:-1423-:) Hz. Aişe bildiriyor: Hasta olduğunda Cebrail'in, Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'i sığındırdığı duayla ben de O'nu Sallallahu Aleyhi
ve Sellem
"Ezhibi'l-be' se
rabbe'n-nasi tenzilu'ş-şifa la şafiye ille ente, işfi şifaen la yuğadiru
sekamen" şeklinde sığındırıyordum. Vefat ettiği hastalığında, (O'nun
iyileşmesi için) bu duayla dua etmeye başlamıştım. Bunun üzerine Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem:
"Elini kaldır!
Çünkü (yapacağın) dua, süre (yani daha uzun yaşamak) hususunda bana fayda
sağlar!" buyurdu.
- - -
İsnadı hasendir. İbn
Hibban 4/269 (2951) ve Ahmed, müsned (6/260-261) rivayet ettiler,
Derim ki: Bu hadis,
Sahih'te kısa bir şekilde geçmektedir.